AVRUPA Birliği ile Türkiye arasında 26 Mart’ta Bulgaristan’ın Varna şehrinde yapılacak olan liderler buluşmasına günler kala Güney Kıbrıs Rum Kesimi (GKRY) ve Yunanistan’dan, Brüksel-Ankara hattında gerilimi tırmandıracak bir hamle geldi. 
Rum-Yunan ikilisinin, Ada açıklarında ve Ege Denizi’nde yaşanan gerginlikleri bahane ederek başlattıkları ve son günlerde yoğunlaştırdıkları manevralar sonucunda, 22-23 Mart’ta Brüksel’de devlet ve hükümet başkanları seviyesinde yapılacak AB Zirvesi’nin sonuç bildirisinde, Türkiye’nin ‘bölgedeki tavrı ve eylemlerinin’ güçlü şekilde kınanması gündeme geldi. ‘Güçlü kınama’ vurgusu zirvenin taslak bildirisine girdi.
Özellikle Rum yönetimi hafta başından bu yana AB dışişleri bakanları düzeyinde ve AB Komisyonu nezdinde sonuç bildirisini kendi talepleri doğrultusunda şekillendirmek için çaba harcıyordu. Tüm bu girişimler sonrasında, AB sonuç bildirisinde kınamanın yanı sıra Türkiye’ye bölgedeki ‘bu tür eylemlerine’ acilen son verme çağrısı da yer alacak. Türkiye’den, ‘GKRY’nin bölgedeki doğal kaynaklara yönelik egemenliğine’ saygı da isteyecek olan AB, iyi komşuluk ilişkilerinin önemine ve tüm AB üyesi ülkelerle ilişkilerin normalleştirilmesinin gereğine de dikkat çekecek. AB, Yunanistan ve GKRY ile dayanışma içinde olduğu mesajını da verecek. Sonuç bildirisinde, sınırı geçtikleri için tutuklanan iki Yunan askerin durumuna da ‘AB vatandaşları’ vurgusuyla yer verilmesi ve hızlı çözüm talebinde bulunulması bekleniyor.
TUSK’U DEVREYE SOKMA ÇABASI
Rumlar, bununla da yetinmeyip Kıbrıs konusunun 26 Mart’ta AB Dönem Başkanı sıfatıyla Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov’un ev sahipliğinde, Tusk, AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla yapılacak toplantının ana unsurları arasında yer almasını sağlamaya çalışıyor. Bu beklentinin AB tarafından karşılanıp karşılanmaması büyük ölçüde Tusk’un tavrına bağlı olacak. Rum lider Nikos Anastasiadis’in, Brüksel’deki zirve öncesinde Tusk ile bir araya gelmesi öngörülüyor.
TÜRKİYE’NİN ÖNCELİĞİ FARKLI
Türkiye’nin ise 26 Mart’taki toplantıda özellikle tarafların 2016’da üzerinde anlaştığı 18 Mart mutabakatındaki unsurlara odaklanan ve bu belge bağlamında AB’nin atması gerekirken atmadığı adımları öne çıkaran bir yaklaşım benimsemesi bekleniyor. AB, kanadının Kıbrıs konusunu öne çıkarması durumunda da Türkiye’nin bu konudaki mevcut tezlerini ve bölgedeki doğal kaynaklar konusundaki kararlılığını tekrarlaması öngörülüyor.
Kaynak: Hürriyet
